Toplumumuzun ve aile kurumumuzun en önemli konularından biri mirastır. Mülkiyet hakkının önemli bir güvencesi olarak da görülebilen miras hakkı, bireylerin malları üzerinde ölüme bağlı tasarrufta bulunma hakkını, ölümlerinden ya da gaipliklerinden sonra mal varlıklarının kimlere ya da nasıl intikal edeceğini belirleme hakkını kapsar. Aynı zamanda borçlarının ölümden sonra kimler üzerinde ne oranda kalacağının belirlenmesini de kapsar.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun Miras Hukuku başlıklı 3. Kitabı yasal mirasçılar, ölüme bağlı tasarruflar, mirasın geçmesi ve paylaşılması gibi konuları düzenlemektedir.

Toplumumuzun yapısına bakıldığı zaman, hangi kültürel zeminde olursa olsun, aile içinde yaşanan anlaşmazlıkların büyük oranda miras konularından kaynaklandığı görülmektedir. Miras konuları ve maddi menfaatler söz konusu olduğu zaman kişilerin aralarına mesafe girdiği ve birtakım husumetlerin doğduğu herkesin malumudur. Miras bırakanların vasiyetnameleri ile mirasçılarından bir kısmının saklı paylarını diğer bir kısım mirasçı lehine ihlal edebildiği, sağlıklarında bir takım muvazaalı işlemler gerçekleştirerek miras kaçırdıkları, mirasçılardan bazılarının yaşlılık nedeniyle miras bırakanları manipüle edebildikleri ve tüm bu olaylar sonucunda vasiyetnamenin iptali, muris muvazaasına dayalı yolsuz tescilin düzeltilmesi davası gibi davaların doğduğu görülmektedir.

Vasiyetnamenin düzenlenmesi, mirasın paylaştırılması, intikali, miras nedeniyle doğacak uyuşmazlıkların dava yoluyla giderilmesi gibi meselelerde hak kaybı yaşamamak için profesyonel bir hukuki destek almak çok önemlidir. Dalkılıç & Ekici Avukatlık Bürosu miras hukuku konusundaki çalışmaları ile müvekkillerinin hukuki sorunlarına çözüm odaklı bir yaklaşım sunmaktadır.